Gögüs Hastalıkları

Akciğer kanseri başta olmak üzere, astım, koah, bronşit, akciğer zarında sıvı birikmesi, zatürre, akciğer sönmesi gibi önemli göğüs hastalarının teşhis ve tedavi edilmesinde çeşitli teknikler kullanan bu bölüm alternatif tedavi yöntemleri ile hastaları günlük yaşamlarına döndürmek için uygulamalarını sürdürmektedir.

Akciğer Kanseri

Akciğer kanseri, büyük oranda sigara kullanımına bağlı olarak gelişen, aynı zamanda genetik faktörlerle de yakından ilişkili bir akciğer hastalığıdır. Akciğer hücrelerinde mutasyona sebebiyet veren etkiler sonucunda kanserin akciğerin bir kısmına ya da yarısına kadar yayılması söz konusu olur.

Akciğer kanserinin önemli belirtileri, ateş, halsizlik, sürekli yorgunluk ve kilo kaybı ile birlikte seyreden, sürekli öksürük durumudur. Öksürük sırasında, balgam üzerinde bulunan şerit şeklinde kan, akciğer kanserinin önemli belirtileri arasında sayılmaktadır. Ancak bu kanser türünün uzun süreler belirti vermemesi de mümkündür.

Akciğer grafisinde genellikle gölgeli olarak görülen bu kısmın halk arasında iyi huylu ya da kötü huylu olarak tabir edilen özelliklerinin araştırılması için akciğer biyopsisi yapılmaktadır. Aynı zamanda renkli akciğer filmi olarak adlandırılan röntgen tekniği de beraberinde alınır.

Akciğer Kanserinin Tedavisi

Hastalığın teşhisi konulduktan sonra, uygulanan en yaygın tedavi yöntemi kemoterapi yöntemidir. Akciğer kanserinin tedavisi ve diğer kanser türlerinde de kullanılan bu tekniğin en büyük dezavantajı kanserli hücreler ile birlikte, sağlıklı hücrelere de bir miktar zarar veriyor oluşudur.

Tedavi sırasında, hastanın kan değerleri sık sık kontrol edilerek çeşitli takviyeler ile düzenlemeler yapılması şarttır. Kan değerleri hastanın genel sağlık durumunu büyük oranda belirlemektedir. Kanserin tedavisi sırasında, hastaya oksijen verilmesi rahatlatıcı yöntemlerden biri olabilmektedir.

Kemoterapi tedavisinin yan etkisi olarak yoğun hıçkırık, ateş yükselmesi, mide bulunması ve saç dökülmesi görülür. Bu yüzden kanseri son evreye gelmiş olan kişilerde yaşam kalitesini düşürmemek adına tercih edilip edilmeme durumuna sağlıklı bir şekilde karar verilmelidir.

Akciğer Kanserinde Cerrahi Müdahale

Akciğer tümörü tedavisinde kullanılan bir diğer yöntem cerrahi müdahale olmaktadır. Kanserin akciğerin sadece küçük bir kısmında görülmesi bu tedavi için önemli bir zemindir. Tümörlü doku kolayca akciğerden çıkartılabilmektedir. Bu tedaviye ek olarak radyoterapi uygulaması söz konusu olabilir.

Radyoterapi Tekniği

Akciğer, kanın temizlendiği bölge olduğundan dokudan ayrılan kanserli hücreleri, kan yolu ile diğer dokulara ulaştırabilmekle birlikte akciğer kanseri ile birlikte en sık görülen kanser türlerinin lenf kanseri ve beyin tümörleri olduğu bilinmektedir.

Bu yüzden de akciğer kanseri tedavisinde, beyni korumak adına beyine ışın gönderilmesi yani radyoterapi oldukça sık kullanılan bir tekniktir.

Hedefe Yönelik Akciğer Kanseri Tedavisi

Akciğer kanserinin tedavi teknikleri arasında, hedefe yönelik tedavi teknikleri de mevcuttur. Kanseri meydana getiren genlerin inaktif hale gelmesini sağlamak, kanseri geriletmek ve bir daha oluşmasını engellemek için tercih edilen bu teknik umut vaat edicidir.

Akciğer kanseri, bazı kişilerde yoğun ağrılı geçebilmekle birlikte bazı kişilerde ağrı görülmeyebilmektedir.

KOAH Nedir ?

KOAH hastalığı, akciğerin en küçük birimleri olan bronşların çeşitli sebepler ile tıkanması anlamına gelmektedir. Sigara kullanımı yine bu hastalıkta da en önemli sebeptir.

Meslekte kullanılan çeşitli boya maddelerini solumak ya da birtakım kimyasallara sürekli maruz kalmak da KOAH'a yakalanmak için birer sebep olabilmektedir. KOAH ilerleyici bir hastalıktır ve geriye dönüşü olmadığından bu hastalığa yakalanan bir kişi sürekli gözetim altında tutulmak zorundadır.

Akciğerin solunum kapasitesi her geçen gün azalacağından tedavi daha çok yaşam kalitesini artırmaya yönelik olacaktır.

KOAH Teşhisi Nasıl Yapılır ?

KOAH teşhisi basit bir şekilde yapılabilen bir hastalık olduğundan ve akciğer kanserindeki gibi biyopsi gerektirmediğinden, nefes darlığı yaşan kişilerin sorunun kaynağını bulmaktan kaçınmak yerine doktor kontrollerini ivedilikle yaptırmaları tavsiye edilmektedir. KOAH teşhisinde, solunum cihazı kullanılmaktadır. Kişinin derin bir şekilde nefes alarak aldığı nefesi hızlı bir şekilde geri vermesi istenir. Bu uygulama sonrası yapılan ölçümlere göre akciğer kapasitesi hesaplanmış olmaktadır.

Yapılan araştırmalara göre KOAH hastalığı günde bir paket ya da bir paketten fazla olacak şekilde 20 yıl boyunca sigara içen her 5-6 kişiden birinde görülmektedir. KOAH görülme yaşı ise 40'lı yaşlardan sonrası olarak belirlenmiştir.

KOAH Belirtileri Nelerdir ?

KOAH belirtilerinden en önemlisi, nefes darlığının her geçen gün daha rahatsız edici bir hale geliyor olmasıdır. Akciğerin yeterli oksijen ile karşılamaması sonucunda vücuttaki tüm dokuların beslenmesinde aksaklıklar meydana gelecek, bu sebeple aşırı halsizlik durumu da görülecektir.

KOAH Tedavisi

KOAH tedavisi belirtildiği gibi hastanın yaşam kalitesini artırmaya yönelik uygulamalardır. Sigaranın bırakılması kullanılacak çeşitli ilaçlardan fayda alınmasını sağlayacak olan birinci kuraldır. Sigara kullanımına devam edilmesi sonucunda akciğerdeki bozulmalar devam edecektir.

KOAH ilaçlarından en bilineni, burundan solunum yolu ile alınan astım ilacı benzeri ilaçlardır. Dozları oldukça düşük miktarlarda olsa da nefes darlığını rahatlatmak açısından son derece etkilidirler.

KOAH'ın ilerleyen evreleri ise günlük olarak uzun saatler boyunca oksijen cihazına bağlı kalmayı gerektirmektedir. Kandaki oksijen seviyesinin tehlike sınırının altına düşmesi ile birlikte kan zehirlenmesi meydana geleceğinden bu uygulama zorunlu olmaktadır.

Tüm Göğüs Hastalıklarının Tedavisi

Kurumumuz tedavisi yapılabilir tüm göğüs hastalıkları için etkili, yaşam kalitesini en yüksek düzeyde tutan tedavi seçeneklerini sunan hastaneler ile aranızda köprü oluşturmak adına çalışmaktadır.

Tüm dünyanın pençesinde olduğu akciğer kanseri ve KOAH başta olmak üzere, akciğerdeki mantar enfeksiyonları, verem, zatürre gibi hastalıklarının teşhis ve tedavisi de aracı olduğumuz donanımlı alt yapıya sahip sağlık kurumları tarafından gerçekleştirilmektedir.